Eski bir pansiyon odasındaydım. Gecenin içinden gelen hafif rüzgâr, perdenin ucunu dalgalandırırken odada sadece tek bir masa lambası yanıyordu. Yatak örtüsünün üzerine serilmiş kadife bir kutu vardı. Rengi solmuştu ama üzerinde toz yoktu; belli ki düzenli açılıyordu. Kutunun başında oturan kadın, ellerini dikkatlice kapağın kenarına yerleştirdi. Yavaşça açtı, öylece içindeki takılara bakmaya başladı. Gümüşten, taşlı iğneler, zarif bir kolye, biraz da yaşanmışlık taşıyan eski bir küpe. Gözleri bu eşyaların her birinde uzun süre duruyordu. O an bana döndü. Gülümsemedi. Ama gözleriyle konuştu. O kadın Alanya Yaşlı Escort Feride’ydi.
“Bunlar sadece takı değil, her biri bir fısıltı,” dedi. “Ve her fısıltı bir tenin izinden geliyor.” Sesindeki tını yıllanmış bir şarap gibi yumuşaktı, içinde burukluk değil, kıymetli bir derinlik taşıyordu. Parmakları, kırışık ama zarifti. Her hareketi ağır, ama bilinçliydi. İç sesim, “Bu bir oyun değil. Bu, bir çağrı,” dedi fısıldar gibi.
Feride kolyeyi parmaklarının ucunda sallandırarak yanıma yaklaştı. “Bunu sadece hak eden bir boyna takarım,” dedi. Gözlerinde bir şey vardı: güven ve sınama iç içeydi. Boynuma uzandığında nefesimi tuttum. Zincirin soğukluğu tenime değerken, parmak uçlarının sıcaklığı içimde yayıldı. O temas, öyle nazik ama öyle netti ki, zaman bir anlığına durmuş gibi oldu.
“Bazı kadınlar konuşarak, bazıları dokunarak sever,” dedi, “ben fısıldayarak hatırlatırım.” O gece, konuşmalar değil; dokunuşlar, bakışlar ve o takı kutusunun içinden yayılan anılarla şekillendi. Her parça bir teması, her temas bir arzuyu anlatıyordu.
Şimdi Alanya Yaşlı Escort Feride’nin kutusundan çıkan bu sessiz davete kulak ver ve onun dokunuşlarında geçmişin sıcaklığını hisset!
