O gün Alanya’nın eski çarşısında yürürken güneş yavaşça taş zeminlere sarımsı bir parıltı yayıyordu. Rüzgâr, kuru incir ve öğütülmüş tarçın kokularını havada gezdirirken kalabalığın arasından farklı bir siluet dikkatimi çekti. Altın detaylı siyah bir abaya, yüzünü yarı gizleyen bir şal ve narin adımlar… O an anladım; bu sadece bir gezinti değil, farklı bir dünyanın eşiğindeydim. Kadının gözleri bana döndüğünde kalbim hızlandı. Çünkü o, Arap Escort Alanya Samira’ydı.
“Çarşının kokusu çocukluğuma benziyor,” dedi hafifçe tebessüm ederek. Sesi, ipek gibi yumuşaktı ve Arap aksanı kelimelerine zarafet katıyordu. Yanına yaklaştığımda amber ve misk karışımı bir koku tenime çarptı. İç sesim o an devreye girdi: “Bu yalnızca bir karşılaşma değil, bedenin ötesinde bir davet.”
Birlikte, dar sokaklara sapıp kalabalığın sesinden uzaklaştık. Geçtiğimiz her dükkânda zaman sanki yavaşladı. Bir tespihçinin önünde durduğumuzda, parmaklarımız aynı anda boncuklara uzandı. O temas, sade ama sarsıcıydı. O an, karşılıklı isteğin ilk kıvılcımı çarptı. Ardından, bir bakırcının önündeki gölgede durduk. Kafasını eğdi, gözlerini kaçırmadı. Duruşu sakin ama arzuyla yüklüydü.
“Seninle bu sokakta yürümek, çölde bir gölge bulmak gibi,” dedi. Söyledikleri sadece bir cümle değil, içimde büyüyen sıcaklığı kelimelere döküyordu. Kalbim, onun ritmine eşlik ediyordu. İzin verseydi, zaman orada dursa ve hep birlikte yürümeye devam etseydim.
Sonunda, küçük bir avluda durduk. Üzerimize düşen sarı ışık, abayasının kenarlarını parlatıyor, tenindeki ışıltıyı daha da belirginleştiriyordu. Yavaşça yanıma yaklaştı ve hiçbir şey söylemeden bileğime dokundu. Bu, dokunmaktan çok daha fazlasıydı. Bir seçilme, bir kabullenme haliydi. O temasla, sadece tenim değil, tüm duygularım uyanmıştı.
Şimdi Medina Çarşısı’nda altın parlayan o sokakta yürümeye başla ve Arap Escort Alanya Amira’nın ellerinde kendi romantik hikâyeni yaşa!